1. Paragrafta Başlık
Paragrafta anlatılanları en iyi özetleyen sözcük ya da sözcük grubudur. Şiir için de aynı durum söz konusudur. Paragrafta başlığın temel özellikleri şunlardır:
Paragrafın tamamını kapsar.
Paragrafın konusu ve ana fikri ile bağlantılıdır.
İlgi çekici ve düşündürücüdür.
Paragrafta başlıkla ilgili başlıca soru kalıpları da şu şekildedir:
Bu şiirin başlığı aşağıdakilerden hangisi olabilir?
Bu metne en uygun başlık aşağıdakilerden hangisidir?
2. Paragrafta Konu
Yazarın üzerinde durduğu olay, durum ya da düşünce paragrafın konusunu oluşturur. Şiir için de aynı durum söz konusudur. Paragrafta konunun temel özellikleri şunlardır:
Paragrafın tamamını kapsar.
Paragrafta üzerinde durulan olay, durum ya da kavramdır.
“Anlatılan nedir?”, “Neden söz ediliyor?” soruları metnin konusunu verir.
Paragrafta konuyla ilgili başlıca soru kalıpları da şu şekildedir:
Yazar paragrafta neyden bahsediyor?
Yazar bu metinde ne anlatıyor?
Yazar bu metinden neden yakınıyor?
Bu metnin konusu aşağıdakilerden hangisidir?
Bu parçada aşağıdakilerden hangisinden söz edilmektedir?
3. Paragrafta Ana Fikir (Ana Düşünce)
Okuyucuya verilmek istenen mesajdır. Şiir için de aynı durum söz konusudur. Paragrafta ana fikrin temel özellikleri şunlardır:
Verilmek istenen mesajı kapsar.
Metinden çıkarılması gereken derstir.
“Bu metin hangi amaçla yazılmıştır?”, “Okuyucuya verilmek istenen mesaj nedir?” soruları metnin ana fikrini verir.
Paragrafta ana fikirle ilgili başlıca soru kalıpları da şu şekildedir:
Metnin/şiirin ana fikri (ana düşünce, ana duygu, tema) aşağıdakilerden hangisidir?
Bu parçada asıl anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir?
Şiirin ana duygusu (teması) aşağıdakilerden hangisidir?
Bu parçada hangi özellik vurgulanmıştır?
4. Yardımcı Fikir
Paragraftaki ana düşünceyi destekleyen yardımcı düşüncelerdir. Paragrafta yardımcı düşüncenin temel özellikleri şunlardır:
Ana düşüncenin daha iyi açıklanmasını sağlar.
Ana fikir bir taneyken yardımcı düşünce birden fazladır.
Yardımcı fikir soru kalıpları genellikle olumsuzdur.
Paragrafta yardımcı düşünce soru kalıpları şu şekildedir:
Bu metinden aşağıdakilerden hangisi çıkarılamaz?
Bu parçada aşağıdaki sorulardan hangisinin cevabı yoktur?
Bu parçaya göre aşağıdakilerden hangisi söylenemez?
Bu parçada aşağıdakilerden hangisine değinilmemiştir?
5. Paragrafta Soru – Cevap
Parçanın hangi soruya cevap olarak verilmiş olabileceği sorulur. Paragrafta soru – cevap özellikleri şunlardır:
Soru ile parça arasında bir bütünlük olmalıdır.
İlk cümle genellikle fikir verebilir ancak metnin bütününe mutlaka bakılmalıdır.
Paragrafta soru – cevap ile ilgili başlıca soru kalıpları da şu şekildedir:
Bu parçada, aşağıdaki sorulardan hangisinin cevabı yoktur?
Bu parça, aşağıdaki sorulardan hangisinin cevabı olabilir?
Aşağıdakilerden hangisi bu soruya cevap olarak söylenmiştir?
6. Paragrafta Hikâye Unsurları
Olay yazılarında aşağıdaki unsurlar çok önemlidir:
Olay: Yaşanmış ya da yaşanabilecek durumlardır.
Şahıs Kadrosu: Olayları yaşayan ve olaylardan etkilenen kahramanlardır.
Yer (Mekân): Olayın yaşandığı çevre veya mekândır.
Zaman: Olayın yaşandığı dönem, an mevsim ya da gündür.
7. Anlatım Biçimleri
a. Açıklama
Temel amaç, okuyucuya bilgi vermektir.
Düşünce yazılarında sıkça karşımıza çıkar.
Nesnel anlatım ön plandadır.
Ekmeğin MÖ 30. yüzyıl civarında Orta Doğu’da pide şeklindeki yassı hamurların, genellikle közde pişirilerek yapıldığını biliyoruz.
b. Tartışma
Temel amaç, okuyucuyu ikna etmeye çalışmaktır.
Düşünce yazılarında sıkça karşımıza çıkar.
İki farklı düşünce olur ve bu düşüncelerden biri yazar tarafından desteklenir.
Yazar, savunduğu düşünceyi genellikle ispatlamaya çalışır.
Öznel anlatım ön plandadır.
Kimileri kitap okumak için zamanım yok, diyor. Oysa insan isterse okumaya zaman ayırabilir. Bir şeyler atıştırırken, seyahat ederken hatta dinlenmek istediği zamanlarda iki üç sayfa okumak iyi hissettirecektir.
c. Betimleme
Temel amaç; varlıkları okuyucunun zihninde canlandırmaya çalışmaktır.
Gözlem esastır ve olay yazılarında sıkça karşımıza çıkar.
Betimleme metinlerinde hareketlilik yoktur ya da çok azdır.
Betimlemeyi fotoğraf makinesi gibi düşünebilirsiniz.
Güneş, son ışıklarını da kırmızıya boyadığı gölün üzerinden çekerken kuşlar da yuvalarına çekilip sessizliğe bürünür. Islak çimlerin arasına saklanmış hissi veren cırcır böceklerinin ötüşü sarar göl çevresini.
d. Öyküleme
Temel amaç; yaşanmış ya da yaşanabilir bir olayı okuyucunun zihninde canlandırmaya çalışmaktır.
Gözlem esastır ve olay yazılarında sıkça karşımıza çıkar.
Öyküleme metinlerinde hep bir hareket vardır.
Öykülemeyi video kayıt cihazı gibi düşünebiliriz.
Fırına geldiğinde, ortalıkta ekmek görünmüyordu. Eski bir dostum olan fırıncı:
-Biraz bekleyeceksin, dedi. İki üç dakikaya kadar çıkartıyorum. Kenardaki tabureye oturup beklemeye koyuldum.
8. Düşünceyi Geliştirme Yolları
a. Tanımlama
Metinde, “Bu nedir?”, “Bu kimdir?” sorularına cevap veren cümlelerdir.
Genellikle açıklama metinlerinde kullanılır.
Müzik sesleri çeşitli usullerle düzenleme sanatıdır. Bu düzenleme melodi, armoni, polifoni gibi şekillerde olur.
Bir nesnenin ne işe yaradığı anlatılıyorsa açıklama olur. Tanımlama olabilmesi için mutlaka “Bu nedir?”, “Bu kimdir?” sorularına cevap vermesi gerekir.
b. Karşılaştırma
Birden fazla varlık ya da kavram arasındaki benzerliklerin ve karşıtlıkların kıyaslanmasıdır.
Genelde açıklama ve tartışma metinlerinde karşımıza çıkar.
Atasözleri yol gösterirken deyimler bir durumu ifade eder.
c. Örneklendirme
Bir düşünceyi somutlaştırmak için örneklerden yararlanmaya denir.
Temel amaç, düşüncenin anlaşılmasını sağlamaktır.
Genelde açıklama ve tartışma metinlerinde karşımıza çıkar.
Ülkemizde dergi yelpazesi oldukça geniş. Edebiyat, kültür-sanat, spor, ekonomi, mizah, mutfak kültürü ve magazin dergileri başlıcaları.
d. Tanık Gösterme
Bir düşüncenin doğruluğuna okuyucuyu inandırabilmek için tanınan, bilinen, itibar gösterilen kişilerin sözlerinden alıntı yapılmasıdır.
Kişi belirtilmeden yalnızca kişinin sözünü kullanarak da tanık gösterme yapılabilir. Sonuçta o sözü araştırarak da söyleyen kişiyi bulabiliriz.
Doğadan çok şey öğrenebiliriz. John Lubbock “Dünya, gökyüzü, göller, akarsular, dağ ve denizler mükemmel eğitimcilerdir ve bazılarımıza kitaplardan öğrenebileceğimizden daha fazla öğretir.” der.
Atasözleri örneklemeye girer. Tanık göstermeye dâhil edemeyiz çünkü atasözlerinin söyleyeni belli değildir.
e. Sayısal Verilerden Yararlanma
Düşüncenin ispatlanabilmesi için istatistik içeren verilerden yararlanılmasıdır.
İstatistiki veriler rakamlarla belirtilebileceği gibi yazıyla da belirtilebilir.
Son yıllarda tüm dünyada uygulanmakta olan geri dönüşüm 10 15 yıldır ülkemizde de büyük bir ivme kazanmıştır. Geri dönüşüm sayesinde hava kirliliğini %74-94, su kirliliğini %35 oranında azaltıyoruz.
f. Benzetme
Aralarında ilgi bulunan iki kavramdan birinin diğerine benzetilmesidir.
Açıkta kalan ekmek kurumuş taş gibi olmuştu.
g. Duyulardan Yararlanma
Metinde birden fazla duyulara yer verilmesidir.
Yeşil eriklerin ekşi tadı hâlâ damağındaydı.
9. Anlatıcı Türleri
Olayları, kişileri, zamanı ve mekânı okuyucuya aktaran kişidir. İki tür anlatıcı vardır:
1. Birinci Kişi Ağzıyla Anlatım
Yazar kendi başından geçen ya da içinde bulunduğu bir olayı anlatır.
Ben ve biz ifadeleri ile bu ifadelere uygun ekler kullanılır.
2. Üçüncü Kişi Ağzıyla Anlatım
Yazar, duyduğu ya da gördüğü şeyleri anlatır.
O ve onlar ifadeleri ile bu ifadeler uygun ekler kullanılır.
10. Anlatım Özellikleri
Anlatımda herhangi birini taklit etmeme, tamamen kendine has bir üslup sahibi olmaktır.
Usta sanatçının eserlerinde kendi mührünü açıkça görürüz.
Sadelik (Yalınlık)
Anlatımda dilin söz sanatlarından ve anlatımı güçlendiren yabancı unsurlardan olabildiğince uzak tutularak kullanılmasıdır.
Yazar, söz sanatlarından özellikle kaçınmış.
İçtenlik (Doğallık)
Yazarın samimiyetinin ve hislerinin okuyucuya da aynen aktarılmasıdır.
Eseri okuduğumda kendimi sanki yazarın ailesinden biri gibi hissettim.
Duruluk
Cümlede gereksiz sözcük kullanmamaktır. Aynı anlamı veren sözcükler de duruluğu bozar.
Beğenmediklerini geri iade etti.
Doğruluk (Sağlamlık)
Anlatımın dilbilgisi kurallarına uygun düzenlenmesi, kuralların doğru uygulanmasıdır. Ögeler arasında uyumsuzluk, öge eksikliği gibi durumlar “sağlamlığı” ortadan kaldırır.
Herkes izliyor, yardım etmiyordu. →Yanlış
Herkes izliyor, kimse yardım etmiyordu. → Doğru
Açıklık
Tek anlam çıkartılan cümleler açık cümlelerdir.
Yazarın cümlelerinde ne anlatmak istediyse onu hemen anlayabiliyoruz.
Akıcılık
Akıcı bir cümlede ifadeler kolaylıkla okunabilir. Anlaşılması ve seslendirilmesi zor cümleler akıcı olmaz.
Eserde cümleler, takılmadan su gibi akıp gidiyor.
Yoğunluk (Özlülük)
Az sözle çok fazla şeyin anlatılmasıdır. Atasözleri özlü sözlerdir.
Ayağını yorganına göre uzat.
Tutarlılık
Anlatımda birbiriyle çelişen düşünceler ileri sürmeme, sık sık düşünce (fikir) değiştirmemektir.
Yazılarının bir kısmında neyi eleştirdiyse diğer kısmında da onu eleştiriyor.
Evrensellik
Yazıda bahsedilen konunun toplumun sadece belli bir kesimi değil tüm insanlığı ilgilendirecek şekilde ele alınmasıdır.
Karikatürleriyle tüm dünyaya seslenmek istiyordu.
Kalıcılık
Geçmiş dönemde ortaya konan bir yapıtın gelecekte de ilgi görmesi, uzun zaman geçerliliğini korumasıdır.
Yaptığı işler, yıllar sonra da anılmasını sağlıyor.
Sürükleyicilik
Anlatılanların okurun merakını sürekli canlı tutmasıdır.
Kitabın öyle harika kurgusu vardı ki elimden bırakamadım.
Etkileyicilik
Okunan eserin kişinin hayatında değişiklik meydana getirmesidir.
Bu kitaptan sonra hayata karşı tutumum değişti.
11. Medya Metinleri
Televizyon, radyo, dergi, gazete ve sosyal mecralardaki her türlü sözlü ve yazılı anlatıma “medya metinleri” denir.
Medya Metinlerinin Yazılış Amaçları
Bilgi Aktarma
Eğlendirme
İkna Etme
Kültür Aktarma
Olay Yorumlama
a. Bilgi Aktarma
Herhangi bir konuda alıcıya gerçek bilgiyi ulaştırma amacıyla yazılmış medya metinleridir.
“Bilgi Aktarma” Amaçlı Yazılan Metinlerin Özellikleri
Herhangi bir konuda alıcıya gerçek bilgiyi ulaştırma amacıyla yazılmış medya metinleridir.
Bir olay ya da konu ile ilgili bilgiler verme, haberdar etme amacı taşır.
Haberler, belgeseller, hava durumu, bilgi aktarma amacı taşıyan medya metinleridir.
Gündemde olanlar, dünyada ve çevremizde olup bitenler anlatılır.
Kurguya değil, gerçeğe dayanır.
Bilgiler doğru ve tutarlıdır. Başka kaynaklardan doğrulanabilir.
Barkod, bir market zinciri sahibinin marketlerinde satılan tüm ürünlerin bilgisini kaydedecek bir sistem araması sonucunda ortaya çıkmış. Uzun süren çalışmalar sonrasında da şimdiki hâlini almış. Barkod okuyucu, barkodun üzerine lazer ışını gönderir. Barkodu oluşturan çizgiler, üzerine düşen ışını emer. Boşluklarsa ışını yansıtır. Barkod okuyucu, emilen ve yansıyan ışınları algılar ve bilgisayara aktarır. Bilgisayar, barkod okuyucudan gelen veriyi rakamlara çevirir. Bu rakamların oluşturduğu sayı, barkodu okunan ürünün kodudur.
Kitabın atası papirüs rulolarıdır. Mısırlılar yazıyı papirüs bitkisinden üretilen ve kâğıdı andıran rulolara yazarlardı. Papirüsün yerini 2. yüzyılda antik Yunan kenti Pergamon’da (Bergama) keşfedilen parşömen almaya başladı. Parşömen; koyun, keçi ya da dana derisinden yapılan dayanıklı bir malzemeydi. Bugünkü kitaba benzeyen ve kodeks denen ilk ciltli metinler ortaya çıktı. MS 105 yılında Çin’de kâğıt keşfedildi.
b. Eğlendirme
Kişilerin eğlenmesini sağlamak amacıyla yazılmış medya metinleridir.
“Eğlendirme” Amaçlı Yazılan Metinlerin Özellikleri
Asıl amacı dinleyici veya izleyicileri eğlendirmektir.
Kurgu veya gerçek olabilir.
Eğlendirme amaçlı planlanan oyun ve programlarda kullanılır.
Dizi, film, gösteri programlarında kullanılır.
Sevgili İzleyiciler,
“Yarış Kazan” yarışmamıza hoş geldiniz. Yarışmada toplam 12 soru yer almaktadır. 2.soruda 2.000 TL, 7. soruda ise 30.000 TL’lik baraj soruları vardır. Yarışmayı kaybettiğiniz takdirde en son geçtiğiniz baraj sorusunun ödülü sizin olur. Çekildiğiniz takdirde en son doğru yanıtladığınız sorunun ödülünü alırsınız. Ayrıca size sunulan 4joker hakkının 3’ünü istediğiniz zaman kullanabilirsiniz. Diğer joker hakkını 7. sorudan sonra kullanabilirsiniz.
Sevgili izleyiciler merhabalar, bugünkü konumuz “mizah”, konuğumuz ise ünlü mizah ustası İsmail Hakkı Dümbüllü. Hoş geldiniz, rahat gelebildiniz mi? Rahat geldiğiniz yüzünüzden anlaşılıyor, pek neşelisiniz. İşiniz icabı takındığınız bir tavırsa bilemem ama sizi gayet mutlu gördüm. Bizlerin mutluluğuna sebep olabilirsiniz.
c. İkna Etme
Okurun veya izleyicinin güvenini kazanma ve okuyucuyu ikna etme amacıyla yazılan medya metinleridir.
“İkna Etme” Amaçlı Yazılan Metinlerin Özellikleri
Dinleyici veya izleyiciyi herhangi bir konuya ikna edilir.
Abartılı söylemler, olağanüstü ifadeler kullanılabilir.
Bilimsel veriler ışığında bir düşünceyi kabul ettirmek hedeflenir.
İddia etme, ispat etme, kabul ettirme amaçları taşır.
Güzelliğin görece olduğu doğru değildir. Toplumu oluşturan bireyler birçok “güzel” tanımında birleşiyor. Bir bakıma moda konusuna benziyor bu. Moda, başlangıçta bir tür kişisel ve yaratılan güzelliktir, yeni olduğu için de görecelidir. Eliot’un dediği gibi “Bugün geçmişle yönetilir, geçmiş de bugünle değişime uğrar.” Nitekim bunun böyle olduğunu, güzelliğin ortak bir çabadan kaynaklandığını, geçmiş yıllarda yapılan on araştırmadan sekizi doğruluyor.
Futbol mu, basketbol mu daha zevklidir? Bana göre basketbol futbola göre çok daha zevkli bir spordur. Çünkü futbolda bir oyuncu uzun süre topa dokunmadan kendini oyundan çekerek pasif hâle gelebilir. Ama basketbolda böyle bir durum söz konusu olamaz. Her oyuncu sürekli oyunun içindedir ve aktif görev almak zorundadır. Ayrıca futbol 90 dakika denir ama topun oyunda kaldığı bu sürenin ancak yarısı kadar olabilir. Ama basketbolda böyle bir durum söz konusu değildir.
d. Kültür Aktarma
Kültürel değerleri ele alan ve kültürel değerler hakkında bilgi aktarımı amacıyla yazılan medya metinleridir.
“Kültür Aktarma” Amaçlı Yazılan Metinlerin Özellikleri
Herhangi bir kültür ögesi ön plandadır.
Bir kültüre ait unsurları öğretme, aktarma amacı taşır.
Kültürel değerleri tanıtma, yayma amacı ile yazılır.
Kültürler arasındaki etkileşimi sağlayan metinlerdir.
Çalama, Türk halk inancında kutsal sayılan bir nesneye veya varlığa çaput bağlama anlamına gelir. Ağaçlara bez ve çaput bağlama uygulamasıdır. Yapılan eyleme çalama ya da calama denir. “Uluğ Kayın” inancıyla bağlantılıdır. Mayalamak sözcüğü Türkçede “çalmak” fiili ile ifade edilir. Bu bağlamda bir düşüncenin, isteğin kutlu bir yere mayalanması gibi algılanabilir. Kurbanlık koçlara kurdele bağlanması da yine bu anlayışla alakalıdır.
Gidenin arkasından su dökmek Bulgaristan, Sırbistan, Türkiye ve diğer çevre ülkelerde bir halk geleneğidir. Halk inancına göre bir yolculuğa çıkan ya da bir iş yapan kişinin arkasına su dökmek iyi şans getirmesi ve seyahatin ya da işin mutlu bir şekilde bitmesi için yapılır. Balkan ülkelerinin etnolojisinde, dökülen veya akan suyun durmadığı veya takılmadığı için hareketliliği ve hareket kolaylığını simgeler. Bu sebeple de bir kişinin başladığı işin dökülen su gibi yumuşak gitmesi için arkasından su dökülür.